|
İdeoloji kurtarıcıdır. Buna göre onun için yalnızca Karşıtlık değil, ama Yansızlık da hainlik olmalıdır.
'İdeoloji'nin
ne olduğunu ve ne olmadığını anlamayı doğal bilinç için ilkin sözcüğün
kendisi güçleştirir. 'İdea' ve 'Logos' kavramları doğal bilinçte
'ideanın bilimi' gibi bir tasarımı çağrıştırır. 'İdeanın bilimi' bu
bilimin en iyisinden 'genel olarak ideanın' bilimi olduğunu anlatır. Bu
'idea'nın hangi 'tikel' idea olduğunu bulmak gerekir. İdeolojik 'idea'
Platonik İdea değil, ama sıradan 'idea,' herhangi bir düşünce, herhangi
bir tasarımdır: Örneğin toplum, ulus, ırk, halk, kapital, giderek
devletin kendisi gibi 'düşünceler.' Bu tasarımlar ilke yapılarak
onların temelinde İstenç kendini tikel ideolojiler olarak belirler:
Toplumculuk, ulusalcılık, ırkçılık, halkçılık, devletçilik vb. Buna
göre, bütün bir törel varoluş bu tek ilkeye altgüdümlü kılınır, bilim,
sanat, felsefe, ahlak, din, istenç, duyunç vb. nesnel Tinin bütünsel
alanındaki dizgesel konumlarını yitirir, despotik ilke tarafından
yeniden değerlendirilirler. Saltık Tin alanındaki değerler, sanat, din
ve felsefe soyut anlak ilkesinin yorumuna uyarlanırlar.
İdeoloji Düşünceyi de soyut bir anlak ilkesine altgüdümlü kılar.
İdeoloji tikel bir istençtir, genel-ussal İstenç değil. Kendini belirlemesi özgür değil, ama dürtüseldir. İdeoloji
kendini ussal Yasanın üzerine koyan ve onu yargılayan Özençtir. Duyunç
içseldir, özneldir, ve şöyle ya da böyle olabilir. İyinin ve Doğrunun
ve aynı zamanda karşıtlarının yargıcıdır. Ama Duyuncun olgunlaşması,
ussallaşması gerekir. Bunun yargıcı yine ussal Duyuncun kendisinden
başkası değildir. İdeoloji Duyuncun olgunluğunun anlatımı olan genel
İstencin karşısında Duyuncun toyluğu ve olumsallığı olarak durur.
Us
İdeoloiinin keyfi olarak seçebildiği bu tikel tasarımlardan (toplum,
ırk, kapital, vb.) herhangi biri değil, ama tümünü de birer moment
olarak kapsayan bütündür. Her birinin tekil Kavramı bu ussal bütündeki
konumu tarafından belirlenir. Bütünün içerisinde hiç biri İlke düzeyine
yükselemez, çünkü her biri geri kalanlar ile bağıntılıdır ve onları
koşullandırdığı denli de kendisi onlar tarafından koşullandırılır.
Genel İstenç olarak Devlet ussal İstençtir, ve ussallığı İstencin Yasa
olarak belirli, tikel, reel olmasıdır. Devlet olarak ussal İstenç
Kavramın ve Realitesinin biliğidir. Usun Kavramı kendini Realite olarak bilmektir.
İdeoloji Devlet değildir. Devletin
üstünde ve ona egemen olmayı isteyen tikel bir İstençtir. Ve Devlete
egemen olur olmaz Devlet genel/evrensel İstenç olarak ortadan kalkar,
tikel bir İstenç olur. İdeolojinin
genel-ussal İstenci tanımamasında Özgürlüğü tanımaması imlenir. İdeoloji
bu yanıyla henüz Özgürlük Kavramının bilinçsizi olan ön-modern despotik
tine aittir.
Modern
Devlet ya da Genel İstenç özsel olarak Demokrasidir, çünkü tekil bir
İstencin, örneğin bir Padişahın, İmparatorun vb. İstenci değil, ama
Toplumun, Yurttaş Toplumunun İstencidir. "Halkın İstenci" anlatımı
Demokrasinin kuşkuyla karşılanmasına yol açan yandır, çünkü Halk henüz
Yurttaş olmayan, henüz özgür İstençlerinin bilincinde olmayan, henüz
bilinçleri özsel olarak despotik olan bireylerin Yığını ya da Kitlesi
denilen şeydir. Yığınlar, Kitleler, Halklar -- bunlar henüz Yurttaş
Toplumu olmayan bir gelişme evresini, ön-modern politik bilinçsizlik
biçimlerini anlatan terimlerdir.
İdeoloji
Yurttaş Toplumunu hedef alamaz, onu hiçbir biçimde etkilemez. Özgürlük
ideolojiye saltık olarak bağışık olmaktır. İdeolojilerin beslenme ve
büyüme alanı olan Volk/Halk, Yığın, Kitle kendini yönetmeye, kendi
yasasını yapmaya ya da Demokrasiye yeteneksizdir ve kaçınılmaz olarak
ancak despotik devlet biçimleri altına düşer, kendi istenci olmayan
istenç biçimlerinin egemenliğini kabul eder.
İdeoloji
kendini Duyunç olarak, moral bir tutum olarak. dünyayı değiştirme
Eylemi olarak gösterir. Çarlık Rusyası, İmparatorluk Çini, Weimar
Almanyası Duyuncun doğrulayamayacağı ve açıkça değişimi gerektiren kötü,
Kavrama uygun olmayan ve bu nedenle realiteleri zayıf lamış
devletlerdi. İdeolojinin ortaya sürdüğü "Kurtuluş" yanılsaması bu
bilinçlere kolayca aşılanabilirdi. İdeoloji Yurttaş Toplumunda etkisiz
ve önemsizdir, çünkü Yurttaş Toplumu kurtarılma gerekisiminde olmayan
özgür bireylerin toplumudur. İdeolojinin despotik bir bilinç alanında
hangi tikel ilkeyi saltıklaştıracağı o kültürün kendi yapısına bağlıdır.
|
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder